Ulus devlet; geleneksel toplumdan modern topluma geçişte en önemli kavşaktır. 29 Ekim 1923’te Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunulan ve 1921 Anayasası’nın 1. Maddesinde değişiklik yapan “Türkiye Devletinin şekli hükümeti; Cumhuriyettir” önergesi ulus devletin ilanıdır.
Cumhuriyet; 1919’da Samsun’da başlayan, adım adım Anadolu’da örgütlenen ve bir milletin istikbalini ve istiklalini bağladığı milli mücadelenin nihai zafere ulaştığının göstergesidir.
29 Ekim; bağımsızlık için ölümü göze alanların eseridir: Milliyetçiliktir!
29 Ekim; emperyalizme, sömürge düzenine ve işbirlikçilere karşı başkaldırıdır: Devrimciliktir!
29 Ekim; esareti reddeden milletimizin hakkıdır, hukukudur, özgürlüğüdür: Halkçılıktır!
29 Ekim; “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir” şiarını dünyaya duyuran iradedir: Laikliktir!
29 Ekim; sanayiyle, üretimle, tarımla, emekle topyekun kalkınma mücadelesidir: Devletçiliktir!
29 Ekim; fırsat eşitliği ve sosyal adalettir. Sağlık, eğitim ve çağdaşlaşma hamleleridir. Kadın devrimdir. Yani Cumhuriyetçiliktir!
Cumhuriyet bizleri özgürlüğe kavuşturan ödünsüz direnişin adıdır! Aydınlığa yürüyen çağdaş Türkiye’nin müjdecisidir.
Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün başlattığı büyük direnişten aldığımız güç ve ilhamla, büyük mücadelenin Cumhuriyetle taçlandığı kutlu günün 100. yıl dönümünde gururluyuz.
Bugün alnımız ak, başımız dik! Kuvayı Milliye geçmişimizden ve geleneğimizden aldığımız güçle, ülkemizin aydınlık yarınları için azimle, umutla ve kararlılıkla çalışıyoruz.
Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün kurucusu ve ilk genel başkanı olduğu Cumhuriyet Halk Partisine mensup milletvekilleri olarak, özgürlük ve bağımsızlık idealini, 100 yıl sonra da aynı inanç ve imanla sahipleniyoruz.
Fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür gençlerimiz başta olmak üzere, hayatın her alanında yaşamı eşit paylaştığımız kadınlarımızla, emeği üreten emekçimizle, toprağı işleyen çiftçimizle, ekonomiye can veren esnafımızla, her fabrikamızı birer kaleye çeviren sanayicimizle, ülkemize hizmet etmiş başımızın tacı emeklilerimizle, kısacası Türkiye’mizin her bir ferdiyle ülkemizi çağdaş uygarlıkların üstüne taşıyacağız.
Cumhuriyetimizin 100. yılında bize bu kararlılığı veren; egemenliğin halkta olduğu bu güzel yurdu kazandıran ülkemizin kurtarıcısı ve cumhuriyetimizin kurucusu olan ulu önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları başta olmak üzere bütün kahramanlarımızı minnet, saygı ve rahmetle anıyorum.
Bütün zamanların dahi lideri Mustafa Kemal Atatürk’ün ışığından ayrılmadan, Cumhuriyet Güneşiyle nice yüzyıllara hep birlikte…
İlelebet Cumhuriyet!
